Fazlı Necip

21 Nisan 1864 tarihinde Selanik’te doğdu. Annesini çocuk yaşta kaybeden Fazlı Necip’in babası Düyûn-u Umumiye İdaresinde sandık emini olarak görevli Abdurrahman Nafiz Bey’di. Sıbyan Mektebi ve rüştiye tahsillerinden edindiği şehadetnamenin ardından üç yıl kadar özel öğretmenlerden ders gördü. Bununla birlikte Fransızca da öğrendi.

Önce avukat olmak için birtakım teşebbüslerde bulunsa da 1882 yılından itibaren İstanbul’daki muhtelif gazetelere gönderdiği yazılar hayatının seyrini değiştirdi. Dönemin tanınmış isimlerinin dikkatini celbeden bu yazılar sayesinde Recaizade Mahmut Ekrem ile olan dostluğu da pekişti. Selanikli bir grup gencin yayımladığı Gonca-i Edeb mecmuasında yazdı. Daha sonra Tercüman-ı Hakikat başta olmak üzere pek çok gazete ve mecmuada yazıları neşredildi.

Fazlı Necip’i edebiyat dünyasına takdim eden önemli unsurlardan biri Beşir Fuat sayesinde oldu. İki ismin mektuplaşmalarından oluşan Mektubat adlı eser 1887 yılında yayımlandı. Bu dönemde Ahmet Emin Yalman’ın amcasının kızı Rebia Hanım ile evlendi. Çiftin Meliha ve Mustafa Necip isimli iki çocukları oldu.

1909 yılına dek Selanik’te ikamet eden Fazlı Necip, gazeteciliğin yanında öğretmenlik de yaptı. 19 Ağustos 1895 tarihli ilk sayısından itibaren kendi çıkardığı Asır gazetesinin başmuharrirliğini üstlendi. Bu gazetede yazarın pek çok romanı tefrika edildi. Buradaki görevini Matbuat-ı Dâhiliye Müdürlüğüne atandığı 22 Temmuz 1909 tarihine kadar sürdürdü. İttihat ve Terakki’nin iktidardan düşmesi neticesinde son görevinden alındı.

1925’te Türk Hayatı isimli mecmuada başmuharrirlik yaptı. Bu mecmuanın hemen hemen her sayısında kendisinin imzası vardı. Yazar, 19 Haziran 1932 tarihinde vefat ederek Maçka Kabristanı’na defnedildi.

Başlıca Eserleri: Saraylarda Mecnunlar, Küçük Hanım, Külhani Edipler, Dehşetler İçinde, Menfa, Dilaver, Mektubat, Valideyi Arayınız, Cani mi Masum mu?